134.PİLAV&KURU FASULYE?

       

           Bakteri hem evde hemde endüstri ürünlerinde var. Endüstri kötü birşey mi? Bana kesinlikle doğru maddeler konan ürünler vermesi gerekir. Katkı maddesi için şeker konulmamalı. Bazı endüstriler koyuyor bazıları koymuyor. Şeker ne için konur peki yoğurda. Şeker raf ömrünü uzatmak, daha lezzetlendirmek, meyveli yoğurt yapmak için kullanılıyor. Şekerin dışında birde fruktoz şurubu konuluyor o daha tehlikeli.

           Kanada ve Amerika, Güney Afrika yoğurt diyabeti ve obeziteyi önler diyor. Tüm dünya yoğurt diyor. Bu yoğurtların hiçbiri evde yapılan yoğurtlar değil. Bu ülkelerde endüstri yoğurdu kullanımı çok yaygın. Fakat bizim ülkemizde onların standardını yakalayıp, o kalitede yoğurt üretirse diyanet ve obeziteyi önlemede epey yol katedebiliriz.

        Yoğurdum neden ekşimiyor diye endişe etmeyin, içinde mikrop üremiyordur. Ama ne ürer? maya, küf ürer, o bakteri değil çünkü başka birşey. O yüzden birşeyin ekşimesi iyi birşey değil. Ekşimesin diye uğraşıyorlar. Buzdolanı bu yüzden var. Reçel, turşu bu yüzden var. Bilinenin aksine ezber bozan bir açıklama. Katkısız yoğurt isteyeceğiz. Dünya yoğurtu konuşurken Türkiye bir yoğurt cenneti iken, dünya yoğurdu konuşuyor iken, yoğurt kanser yapıyor demek utanç verici.

         Bizim sinirlilik ve mutluluk halimiz beyindeki biyokimyasallarla alakalı, buda işte amino asit bunların seviyesi değişince ne olursa olsun çikolata gibi gıdalarla o seviyeyi dengede tutmak zorunda. Bunu gıdalarla dengede tutabilir, bozulmuşsa ayarlanması gerekir. 

            Amino asit analizi, eksik olanın yerine konmasıdır. Çünkü ben mutlu olacağım deyince mutlu olunmuyor. Adrenalinin salınmış olması gerekiyor. İşte bu kimyasalların dengesi hep şart ve gerekli mide oprasyonuda çözüm değil.  

           Pilav makarna bunları hayatımızdan çıkaralım mı? Çıkarmayacaksak ne zaman yiyelim. Doğru beslenme şekli nedir?

         Çıkaralım desem çıkıcak mı?

         Çıkmayacak! Demek ki çıkmıyor. Çıkmadığına göre, bunu daha makul şekillerde yemenin yolunu arayacağız. Pilav yanına sebze yemeği, mesela bezelye koyarsanız, burda bir hata yapmış olursunuz. Burda çok fazla kalori almış oluyorsunuz. Fakat vücudun günlük bütün gıdaları almıyorsunuz. Ama iyi bir beslenme için almak gerekiyor. Ki amino asit bunlardan en önemlisi, eksik bırakmış oluyoruz. Pilav yanına tavuk koyarsanız, bu gayet uygun bir yemektir. Bu zaten herkesin çok sevdiği bir menüdür. Aynı zamanda tam anlamıyla doygunluk oluşturacağı için, ara öğündeki bisküvi ve diğer kalorili yiyecekleri yeme ihtimali azaltır. Ama pilavın yanına patates yemeği veya zeytinyağlı fasulyeyi koyarsanız, yoğurda ekmeği bandırarak yerseniz o günkü almanız gereken besinleriniz eksik olur.

           Makarna yoğurtlu, kıymalı olursa tam bir beslenme olur. Hayvansal proteinle birleştiriyoruz. Ancak tek başına makarna bir öğün olamaz. Ya da domatesli olursa yeterli olmaz. Yani iki dilim et yiyip, yanına makarna yerseniz bu idealdir. Makarna yerseniz yanına sebze yemeği yerseniz bu olmaz. Kuru fasulye, pilav bu herkesin sevdiği bir yemek, yanına turşu ve yoğurt eklenince, gayet ideal bir yiyecektir.
 
             Bütünlüğü bozulmamış, işlenmemiş etler pastırma kavurma füme etler yenmelidir.

            Ne yediğiniz kadar öğünlerinizde önemli. Hem bitki hem hayvansal gıda yerseniz sorun yok. Ama mantı yada makarna tek başına yerseniz bu öğün değil.

             İnsülin hormonu birşeyler yedikten sonra hemen çıkıyor. 2 saat sonra normale dönüyor. 2 saat sonra normale döndüğünde tekrar bir tatlı yerseniz, kurabiye yemek insülinin tekrar artması demektir. İnsülinin yüksek olması kişinin yağlanması veya var olan yağların erimemesi demektir. 2 saatte bir devamlı atıştırmak çok yanlıştır. 2 yada 3 ana öğün yeter. Öğün 4'te olabilir. Yeterki ideal ölçüde yiyin, aralara öğün sıkıştırmayın.

           Salata bir karbonhidrattır. Bütün bitkiler karbonhidrattır. Gece bütün dokular tamir ediliyor. Hormonlar tekrar, salınır enzimler salınır. Bunlar aminoasitler sayesinde yapılmakta. Amino asit içeren yiyecekler yemeyip, amino asit, kazandırmazsanız, vücut zorunlu olduğu DNA'yı yapabilmek için, var olanları yıkmaya başlar. Vücut sabaha kadar DNA üretimi için, kasları yıkmaya devam eder.

           Zeytin harika bir gıdadır. Ama harika diye 50-100 adet yerseniz yağ almış olursunuz. Harika bir şey diye, gereğinden fazla 'yağ' yemiş olursunuz. Her şey fazla yenildiğinde zararlıdır. Hiçbir 'gıda daha fazla yenildiğinde daha iyidir' diye bir cümle kuramayiz. Bütün gıdalar çok yenildiğinde zarar vermeye başlar çünkü hepsinin kalori yükü vardır.

            Şeker bal, evde kullanılan şekere çok karşı değilim. Şekeri tamamen yok edelim. Yok edemeyeceksiniz. O zaman gerçeklerle yüzleşmek lazım. 500 yıldan beri bu şeker evimizde var. Ee, o zaman makul şekilde kullanmayı öğreneceğiz. Günde on bardak çay içiyorsunuz 3 adet şeker tüketiyorsanız, bu yanlıştır.  Bu şekilde şeker tüketirseniz, şeker hastalığı kaçınılmaz olur. Üstelik birde şeker hastası iseniz bu intihar etmektir.

           Çocuğunuza kek yapcağız şeker kullanacaksınız. Yapmayalım mı?

           Bol yumurta bol yoğurt ya da süt kullanırsanız ve yanında sütle ikram ederseniz  ve yemekten sonra verirseniz hiçbir sorun yok.

          Ekmek on bin yıldan beri var. Yiyeceğiz. Bütün ekmekleri yiyebiliriz. Fakat bembeyaz, rafine ekmekler, içinde hiçbir gıda kalmamış, gluteni çıkartılmış ekmekleri yemeyin, boşuna nişasya almayın. Ekmek bize folik asiti kazandırır. Bazı proteinleride kazandırır. Her öğünde ekmek yememeli; ekmek kahvaltı ürünüdür. Kahvaltıda bir iki dilim. Ama öğleyin döner dürüm yiyeceğim bunu tabikide ekmekle yiyeceğim. Sandviç yiyeceğim tabikide ekmekle yiyeceğim. Ama akşam yemeğinde yemeyeceğiz. Ekmekle karın doyurmayacağız. Ekmek harika bir lezzettir. Kahvaltıda yenirse sorun değildir.

           Biraz ezber bozan bir açıklama gibiydi, ama ezber bozduğumuz yok. Bizim geçmişten beri gelen ezberimiz bu. Popülist yaklaşımları bir kenara bırakmak zorundayız. Geçmiş geleneklerimiz mühimdir. Ama bunu bilimsel olarak kanıtlanmış ifadelerle de desteklemek gerekiyor. Gıdadan uzaklaştıran yaklaşımlar çok katılmıyorum. Suni olmayan gıdalardan uzaklaşmamalıdır.