137.MARSMELLOW TESTİ


         Çocukları eğitirken ne yapmalısınız?

         Çocukları durduracaksınız. Marsmalow testi yapacaksınız. wolter misher diye bir kişinin uygulaması. Deney şöyle;

           İki çocuk var ikisinin de önüne birer tane marsmelow koyuyor. 'Bu şekerleri yemeyin, ben birazdan geleceğin ve size iki katını vereceğim, sabredin' diyor. Çocuklardan biri biraz bekleyince hafakanlar basıyor. Dokunmak istiyor. Önce direndikten sonra, eline alıyor ve yalıyor. Yalayınca beyin reseptörleri o tatla ilgili bir duyum aldığı için, daha da fazlasını ister ve şekeri yeme isteği üç katına çıkar. Çocuğun vücudu geriye doğru gider, çünkü içerdeki stres çocuğu rahatsız etmeye başlar. Tekrar ikinciyi  yalır ve üçüncü de durduramaz ve alır ve hepsini ağzına atıp yer. Bu çocuk bunu yapmasının altındaki problem, dürtülerini durduramıyor demektir.

          Doktor Wolter bu deneyi yaptığı çocukları, 27 yıl sonra tekrar buluyor. Bu deneye katılan çocukların 3 te 2 si bu şekerlemeyi yediler.  Duramadı. 3'te biri yemedi. Yiyenlerin; en üstün zekalı ve normal zekalı olanlarıda dahil hepsinin hayatı başarısızdı, evlilikleri bitmişti, hayatları kötüydü.

           Yemeyenlere ne oldu?

           Çok başarılı olmuşlardı ve eşleriyle aileleriyle daha mutluydular. Wolter bunun üzerine bir açıklama yaptı. Zekadan daha güçlü tek bir güç var oda iradedir. Çocuğunuz eğer iradeli ise muhakkak başarılı olur. İleride karşısına çıkan bir kadınla, karısını aldatır. İş fırsatı çıkar teper. Ders çalışmak yerine eğlenceye gider. Veya arkadaşına uyup kötü alışkanlıklara alışır.

            Volter bu deneyin sonunda çocuğa yemeyen ikinci çocuğa ödülünü verir. Fakat diğerine vermez.  Bizim ailelerimiz burada işi bozarlar. Bu deneyi çocuğa uygulasanız bile; banaannesi yada aile büyükleri 'benim yavruma kıyamam sana şeker mi vermiyorlar. Sana ben sana daha iyisini daha çoğunu veririm' deyip testide, sizide bozarlar. Marsmelow testi yalan olur.

              Aslında çocuklarımızı 'yanlış sevgi' ile kötülük yapıyoruz.

             İkide bir lafın arasına giriyorsa, ciddi irade sorunu vardır. Eğer laf kesiyorsa bekletip, söz hakkı vermeyin. Bekletin 10 dakika 15 dakika bekletin. Konuşturmayın. Sabrı gelişir.

             Kişi yürürken acele acele yürüyüp, etrafa çarpa çarpa yürüyorsa etrafa bakamıyorsa bu sakarlık değil, acelecilik ve dikkat dağınıklığıdır. Kendinizi kontrol edemiyorsunuz demektir. Sinirlilik hali ve öfke patlamaları eğer depresyon kaynaklı değilse irade sorunudur. Aynı anda birden fazla iş yapmaya çalışmak, ciddi bir irade sorunudur. Motivasyonu çok fazla yükseltmek, başarısızlığı tetiklemek demektir.

                     Dr. Elizabeth Miller'in çalışmasında.

         1. Gülen birinin kafasında, küskün bir kız varsa bilinç altında bu görüntü varsa içinde kırgınlık varsa ciddi irade sorunu vardır. İçimiz ve dışımız farklı olduğu için psikolojik sorun yaşayabiliriz. Bir süre içinde tutar tutar, en sonunda gülerken gülerken kalp kırabilir. Gülümseyerek kalp kıranlar var. Gülerken ısıranlar vardır.

      2. Kendinin çok ezildiğini kalbinin kırıldığını yardıma ihtiyacı olduğunu düşünen insanlar. Kimsenin onu anlamadığını düşünen insanlar. Yani ruhen dilenci aslında ,yüzü gülüyor. Ama bir süre sonra kendini acındırarak konuşur. Bilinçaltı böyle ise. O yüzden bilinçaltı sen neysen, orijinali bir süre sonra ortaya çıkar.

          3. Panik insanların en büyük sorunu ne? Kendini , bayılmış, ölmüş düşünüyor. Yüzü gülüyor eğer beyninde bu görüntü varsa bir süre panik yaşıyor. Sorduğunuzda içim sıkıldı, bunaldım. İçinde birde kaygı var. Başına birşey gelecek kesin yine kötü birşey olacak. İnsan söylerken bile içi kararıyor. İki dakika panik insana baksanız içiniz kararır.

           4. Bide abartılı tipler var. Duruşu hanım hanımcık ama içinde çılgın bir tip var. Makyajın en manyak hali var. Hani düğünlerde başta oynamaya çıkmayan tipler vardır, daha sonra gittikçe açılıp kendilerinden geçen tipler. Bütün kurtlarını dökerler. Aşırı abartılı tepki veren tipler bunlardır. Hanım hanımcık duruyor, duruyor sonra birden aşırı tavırlara giriyor.

            5. Birde korkan tipler vardır. Birde sürekli susturulan tipler. Kendini anlatamıyor. İçine atıyor atıyor ve birden patlıyor ve olay çıkartıyor.

            6. Birde gülerken az ağız açan, öğretmen duruşlu.  Japonlar gibi.

            Çocuklarınız için, 3 haftada sonuç alacağınız bir teknik. Dünyada çocuğunuza bırakacağımız daha büyük miras yok. Çocuğunuza vereceğiniz en büyük hediye güçlü irade ve sabır duygusu. Bunu vermek çok kolay.

            Eğer çocuğunuz çok heyecanlıysa 'of' tekniği uygulayın. Heyecanlı ise önce durdurun. Sonra derin nefes aldırın, bekletin, nefesine odaklayın ve sonra yavaşça verdirin. Bunu birkaç dakika bekletin. Çocuğunuza rahatlayana kadar. Ondan sonra çocuğunuzun istediği şeyleri geciktirerek verin, ama hepsini değil. Mesela çok istediği bir oyuncak, tablet vs. Alın fakat 3 gün sonra verin. Tablet veya başka şey bekletin. Eğer biz bazı şeyleri durdurabiliyorsak çok güçlüyüz. Hayatımızın en büyük gücü irademizdir. Çocuklarınıza 'iradeli olmayı' miras bırakın. Sabır acıdır ama meyvesi tatlıdır.
           

Yorumlar

  1. Sizi keşfetmek niye bu kadar sürdü ki..

    YanıtlaSil
  2. Mühim olan keşfetmeniz. Hiç olmamasından iyidir. Teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  3. ilginç ve güzel paylaşımlarınızı takibe aldım.Teşekkürler
    sevgidoji.blogspot.com.tr

    YanıtlaSil

Yorum Gönder